Türkülerimiz
| TÜRKÜLERiMİZ |
 Erzincan'dan Kemah'tan Kervan gelir sabahtan Anam babam Erincan'dan Sen ne hoşsun ıraktan Erzincan'dan Kemah'tan Yar gelir oynamaktan Yarin parmağı şişmiş Def çalıp oynamaktan Anam babam Erzincan Sen ne hoşsun ıraktan Bu yıl fırat pek çoşmuş Kışın çok kar yağmaktan Anam babam Erzincandan Sen ne hoşsun ıraktan Durur sisler içinde erzincan ta uzaktan durur sisler içinde erzincan ta uzakta etrafını dağ tutmuş farkın yoktur çanaktan (Recep Uçar) Şu karşı yaylada göç katar katar Bir güzel sevdası serimde tüter Bu ayrılık bana ölümden beter Geçti dost kervanı eyleme beni Şu benim sevdiğim başta oturur Bir güzelin derdi beni bitirir Bu ayrılık bize zulüm getirir Geçti dost kervanı eyleme beni Pir sultan Abdalım dağlar aşalım Aşalım da dost elinde düşelim Çok nimetin yedim helallaşalım Geçti dost kervanı eyleme beni (Recep Uçar) Nasıl meth edeyim sevdiğim seni İstanbul Bursa'yı değer gözlerin Arasan bulunmaz kahir alınmaz İzmir'i Konya'yı değer gözlerin Kimsede görmedim sendeki nazı Tunus Trablus acem şirazı Yemen'i Bağdat'ı Mısır hicazı Şam'ı İskender'i değer gözlerin Hüsnüne yakışır yusuf nişanı Seni sevenyerin artar efkarı Kars'ı Ahıska'yı Erzurum'u Van'ı Delhi Buhara'yı değer gözlerin (Hafız Şerif) Yarim senden ayrılalı Hayli zaman oldu gel gel Bak gözümden akan yaşlar Abu revan oldu gel gel Bölemi olur küsüp gitmek Seni seveni terketmek Haram oldu yemek içmek işin figan oldu gel gel Kula aşık ever varmaya Varıp cemalin görmeğe Yetiş namazım kılmağa Seni seven öldü gel gel (AşıkDaimi) Kemah boğazı kara Anne gel beni ara Perçemine kum doldu tarak getir de tara Fırat suyun bulanık Ağlarım yanık yanık Yavrum suya gideli El uyur ben uyanık Fırat kenarı kara Akar gider Ilgara Yavrum suya gideli Yüreğim oldu yara Erzincan'da durursun Kemah'a tel vurursun Fırat ne ne zalimsin Yavrumu götürürsün (Recep Uçar) Deli kız sinin geliyor Sinide neler geliyor Başına yazma geliyor Hanıya niye gelmedi Geldi de geri döndüler Ne kusurumu buldular Başına keleş dediler Kurbanız olam komşular Hayranız olum komşular Hanıya bunun keleşi Deli kız sinin geliyor Sinide neler geliyor Kulağa küpe geliyor Hanıya niye gelmedi Geldi de geri döndüler Ne kusurumu buldular Kulağa sağır dediler Deli kız sinin geliyor Sinide neler geliyor Koluna bilezik geliyor Hanıya niye gelmedi geldi de geri döndüler Ne kusurumu buldular koluna çolak dediler Deli kız sinin geliyor Sinide neler geliyor Beline kemer geliyor Hanıya niye gelmedi Geldi de geri döndüler Ne kusurumu buldular Beline kambur dediler (Salih Dündar) Sivingin ucunda taş ben olaydım Ela göz üstünde kaş ben olaydım Yalınız yatana eş ben olaydım Gel hanım gel canım gel gidek bize Açılmış güllerin benzer nergize Sivingin ucunda ne salınırsın El etmem göz etmem ne alınırsın Sen benim gözüme ne hoş görünürsün Gel hanım gel canım gel gidek bize Açılmış güllerin benzer nergize Sivingin ucunda bir burma diken Yolla yar yollaki yeleğin dikem Sen yelek ben yelek yeleği nidem Gel hanım gel canım gel gidek bize Açılmış güllerin benzer nergize (Recep Uçar) Başı pare pare dumanlı dağlar Duman eğlenirmikar olmayınca Bana derler bana gel gönül eyle Gönül eylermi yar olmayınca Aşağıdan gelir saçı sırmadan Nere koyup gidem murat almadan Verin hançerimi beni ben vuram Ölüm hayırlıdır böyle durmadan Yağma yağmur üç gün ara ver Üçgünden ne çıkar beşgün ara ver Bir nağme yazayım götür yara ver Bahçede güllerim har olmayınca Ben bu yaylalara yayla mı derim Başı bölük bölük kar olmayınca Ben bu güzellere güzelmi derim Saçı sırma sırma tel olmayınca (Recep Uçar) Ela gözlüm ben bu elden gidersem Zülfü perişanım,kal malul melul Kermet aklından çıkarma beni Ağla gözyaşını sil melul melul Yeter ey sevdiğim sen seni düzelt Karalar giyin beyazı çöz at O nazik ellerin bir daha uzat Ayrılık şerbetin sun melul melul Elvan çiçekleri takma başına Kudret kalemini çekme kaşına Beni ağlatırsan doyma yaşına Dostlardan bir haber al melul melul (Recep Uçar) Taşa verdim yanımı Toprak emdi kanımı Oy dağlar Oy dağlar Sümbüllü bağlar Azraile can vermezdim Canan aldı canımı Oy dağlar Oy dağlar Sümbüllü bağlar Elinde altın şamdan Kız perdeyi kaldır camdan Oy dağlar Oy dağlar Sümbüllü bağlar Dağları duman aldı Gül dibini har aldı Oy dağlar Oy dağlar Sümbüllü bağlar Azraile borçlu kaldım Bir canım var yar aldı Oy dağlar Oy dağlar Sümbüllü bağlar (Salih Dündar) Şu yüce dağları duman kaplamış Yinemi gurbette kara haber var Seher vakti burda kimler ağlamış Çimeler üstünde gözyaşları var Gönlümüz gamlanır böyle günlerde Çekilir önüme bir siyah perde Yar senin aşkından tutuldum derde Yine mi bu elde kara haber var (Salih Dündar) Erzincan'a girdim ne güzel bağlar Erzurum'a gittim dumanlı dağlar Elleri koynunda bir güzel ağlar Oy ana,anam hallerim yaman Yüce dağ başına çadır açarım Kahve bulamazsam çubuk içerim Seni vermezlerse alır kaçarım Oy anam,anam hallerim yaman Yaylaya giderken yolun olaydım Açılmış bahçende gülün olaydım yar senin kapında kulun olaydım Oy anam anam hallerim yaman Anama söyleyin lamba yakmasın Çuha şalvarıma uçkur takmasın oğlum gelir diye yola bakmasın Oy anam anam hallerim yaman |
